Theodore Lowe, Ap #867-859 Sit Rd, Azusa New York
Theodore Lowe, Ap #867-859 Sit Rd, Azusa New York
Mimesis, kökenleri Antik Yunan’a dayanan insan ve doğa davranışlarının sanat, edebiyattaki taklidine dayanan temsilidir. Mimesis; Aristotales ve Platon tarafından doğanın ve davranışların farklı yorumlanmaları hakiki olan öz ile arasında bağlantının kuvvetlenmesinde önemli rol oynar. Aristotales, doğanın taklidini olumlu yorumlar ve insanın yansıması olarak görür. Platon ise; iki farklı biçimde inceler. Bir tarafta gerçek, hakikat, hakiki olan dünya diğer tarafta ise bu dünyanın yansımaları olan duyuların dünyası olarak ayırmaktadır. Bu bakımda, biyomimikri kavramı ile bütünleşerek doğadan ilham alarak tasarlanmıştır. İdeal, gerçek olan dünya ile ilişkili olmak asıl olan ÖZ’ün yansıması için bireyin kendisini bulması için bir fırsattır. Doğanın ve insan davranışlarının özünden kopmadan bu yolda toplum ve bireyin iyi ve kötü olarak dönüştürülmesindeki panzehir ‘Mimesis’tir. Doğayı taklit ederek asıl olan kendi benliğimize dönmemizdeki araç olarak kendisini gösterir. Mimesis temsili ile düşünülerek tasarlanan çalışmada öze dönüş biyomimikri tasarlanmıştır; karolar iki farklı ebat ile farklı bakış açıları sunmaktadır. Mekandaki derinliğin hissedilmesi ve insanın kendisi ile bir olup doğa ile bütünleşmesini ifade etmektir. Tarih boyunca insanoğlu nasıl doğaya bakarak, onun verdikleri ile var oldularsa şimdi de doğa insanoğlunun pençeleri altında varlığını sürdürmektedir. Süregelen bu düzen insanoğlunun uzun bir süre doğadan, yaşamdan kopması ile kavramların sorgulanması daha arttı. Günümüzde ise yaşamlar, kent çekirdeklerinin dışlarına taşmaya ve toplumun bireyleri şekillendirdiği gibi birey de toplumun özünde şekillendirmeler yapmaktadır. Yürüdüğümüz, ilerlediğimiz yollarda her tarafın aynı olmayacağı bu sıkışma noktalarında insanın kendi izinin sürmesi ve içten gelen doğal özüne dönmesi gerektiğinin ipucudur. Pandemi süreci ile birlikte insanoğlu özünden kopmuş ve içerisinde ‘hayat’ bulduğu yerlere hapsolmuştur. Bu hapsoluştan kurtulmak ve özümüze geri dönmek için doğanın bize sunduğu yolları izlemeli ve bu yollardaki engelleri aşarak ulaşabiliriz. Biyomimikri, bir metafor değil yaşamın özünün kendisidir. Doğanın izleri bizi öze götürür, yönlendirir. Doğayı okuyarak kendi özümüz ile bütünleşebiliriz.